KORONA DESTANI

Önce Çin Wuhan’da göründü amma
Tez zamanda tura çıktı korona.
Korkudan kimseler çıkamaz cama
Dünyayı evine tıktı korona.

Adres belli değil, nerden geliyor
Diyorlar havadan, yerden geliyor
Belli ki bu mikrop kirden geliyor
Onun için Çin’de çoktu korona.

Düşersen ağına olursun zebun
Faydası olmuyor hiçbir şurubun
Tek hoşlanmadığı su ile sabun
Bugün çok ama dün yoktu korona.

Cürmü küçük diye alma hafife
İyi tut bu sözüm değil latife
Rüstem-i Zal gibi nice herife
Dünyayı dar etti, yıktı korona.

Ellerde eldiven, yaşmak çekmişiz
Ne bir emare var ne bir tane iz
Bir hayalet gibi ve de çok sessiz
Canımızı fena sıktı korona.

İhtiyarmış, gençmiş bakmaz yaşına
Acep neye kanar, ne gider hoşuna
Yalvarmak, yakarmak bence boşuna
Dünyayı kafaya taktı korona.

Merhametsiz maraz, illetin bedi
Tokalaşmak dahi yasaktır, dedi
Doymadı bir türlü binleri yedi
Ocaklar söndürdü, yaktı korona.

Sokaklar, meydanlar virüse kaldı
Eve hapsolanlar fena bunaldı
Haneye dadandı, çok canlar aldı
Başları belaya soktu korona.

Korkudan benizler sarardı soldu
Komşu komşusuna gidemez oldu
Tez zamanda morglar cesetle doldu
Karabasan gibi çöktü korona.

Hısım, akrabalar; ana ve bacı
Birbirine hasret, nasıl bir acı?
O melun eliyle incir ağacı
Nice ocaklara dikti korona.

Bu dünya tamahı akla zarardır
Faniye bağlanmak ötede nardır
Belki musibette bir hayır vardır
Bizlere bir yerde haktı korona.

İki bin yirminin henüz baharı
Kar terk etmemişken yüce dağları
Dünya tarlasına nice canları
Tohum serper gibi ekti korona.


Yorumlar - Yorum Yaz