Güneş bile zam yaptı, ateş oldu yakıyor
Sebze meyve kurudu, pazarda can alıyor.
Ayşe teyze ne yapsın, çantası boş kalıyor.
Üzülmek neye yarar, sabret dayan boğazım.
Yaşadığımız dünyada, ya kısmet yarına
Ram eyledi sabretti, taşı bastı bağrına
Yaşadığı acılar, yetti artık canına
Üzülmek neye yarar, sabret dayan bedenim
Dişten, tırnaktan artırmaya, çalışsak da
Bir uykuya yatıp, altıncı ayda kalksak da
Uyanınca dünyaya başka gözle baksak da
Üzülmek neye yarar, ışıldamaz gözlerim.
Tarla tapan boş kalmış, kimse ekip dikmiyor
Yakıt ateş pahası, çiftçi kontak açmıyor
Kış kapıya dayandı, ambar artık dolmuyor
Üzülmek neye yarar, viran oldu bağlarım.
Yanan kehribarım, ateş idi küle döndü
Umutlar bitti, ruhlardaki efraze söndü
Emkine parçalandı bin parçaya bölündü
Üzülmek neye yarar, avuç açar yanarım
Gözünde ışık, gönlünde umut kaybolmasın
Durma ha çalış, bu zamlar seni yıldırmasın
Kaim ol, felek sana tokadını vurmasın
Üzülmek neye yarar, susar dili dağlarım.
Kar yağsa bağa, baharı bekler sabrederim
Buz tutsa bedenim, gönlüm sıcak şükrederim
Kalan sabrı dağıtır, döke döke giderim
Üzülmek neye yarar, ümit eder beklerim.
Hayattasın, yaşıyorsun, şükreyle Mevla’na
Dön de bir bak, kuru ekmeğe, muhtaç olana
İsyan etme sabret, sığın seni yaratana
Üzülmek neye yarar, dua eder ağlarım.