Sakın düşme gaflete, imtihanın zor olur
Önce “Hıı!” derler sana, sonra kulak çekerler
İkazla uyanırsın, söylenen söz kor olur
Önce “Hıı!” derler sana, sonra kulak çekerler
Nefsinden emin olma, çok kendine güvenme
Geçmişini unutup, dertsiz güne sevinme
Bir gün sorgulanırsın, dostlarınla övünme
Önce “Hıı!” derler sana, sonra kulak çekerler
Gülen yüzlere bakıp hoş söze aldanırsın
Yıllarca aranılan dostlar buldum sanırsın
Gerçeklerle yüzleşir, yanlışları tanırsın
Önce “Hıı!” derler sana, sonra kulak çekerler
Aylar yıllar geçse de, mazini hiç unutma
Hoşgörü dünyasına, nefsini hoş tanıtma
Hatalar söylenince, kalbi üzüp kanatma
Önce “Hıı!” derler sana, sonra kulak çekerler
Düğün bayram seyranda, hediyeye dikkat et
Karşılık bekleyeni, beklemeyeni fark et
Sürprizlere hazır ol, şaşma gafleti terk et
Önce “Hıı!” derler sana, sonra kulak çekerler
İster istemez dosttan birkaç lokma yemişsen
İzzet ve ikramına, hem teşekkür etmişsen
Karşılık veremeyip, uzun zaman gitmişsen
Önce “Hıı!” derler sana, sonra kulak çekerler
Senden de aynısını isterlerse gücenme
Aradan yıllar geçse sakın bundan incinme
Meydan yiğit harcıdır şahlan keremden dönme
Önce “Hıı!” derler sana, sonra kulak çekerler
Ne kadar dost olsan da açık bir kapı bırak
Küsme yanılmalarla, dostluğu bozar firak
Rahmet ile anmazlar, işte kabir son durak
Önce “Hıı!” derler sana, sonra kulak çekerler
Yanlış anlaşılsan da, doğrulukta daim ol
Gönül kapın açık tut, cennetinde naim ol
Hatayı nefsinden bil, dostluğunda daim ol
Önce “Hıı!” derler sana, sonra kulak çekerler
Yılmaz, ağır gelse de, haklı söze ne denir
En güzel bal dünyada, eski petekten yenir
Hatasız insan var mı, her şeye olma sinir
Önce “Hıı!” derler sana, sonra kulak çekerler