Zaman çok değişti gören olmadı
Değer verdiklerin kıymet bilmedi
Evlada iyale güven kalmadı
İnsanı anlamak gayet zor baba
Torun torba seni soyar yer baba
Yıllarca çalıştın didindin durdun
Ne bir kul incittin ne bir kul kırdın
Oğluna kızına ömrünü verdin
Bakarlar uzaktan şimdi hor baba
Torun torba seni soyar yer baba
Olgun başak gibi belin bükülmüş
Ağzındaki dişin hepsi dökülmüş
Şahin gözlerinin feri çekilmiş
Siyah saçlarına yağmış kar baba
Torun torba seni soyar yer baba
Eski bir parkayla yamalı mintan
Bilirdin ki fani dünya imtihan
Süleyman’a bile olmadı sultan
Şu perişan hâlin bana kor baba
Oğlun kızın seni soyar yer baba
Yaz demedin kış demedin çalıştın
Ekmeğini yavrularla bölüştün
Yorgun argın bir köşeye iliştin
Alnından damlarken helâl ter baba
Torun torba seni soyar yer baba
Öyle bir devir ki doyumsuz nesil
Basitlik arttıkça tükendi asil
Evlat atasını edemez temsil
Her birey kendince sözde hür baba
Torun torba seni soyar yer baba
Keneden farkı yok tembel uşağın
Astarı yüzünü geçer döşeğin
Görsen ergen denen deli fişeğin
Dilinden akıyor küfür şer baba
Torun torba seni soyar yer baba
Mala mal katmaya ettin ihtiras
Gününü görmeden bıraktın miras
Bir habis tümörle gitti pankreas
Hayat nedir diye dön de sor baba
Torun torba seni soyar yer baba
Halına da Garip Nurgül halına
Tenezzül etmedin dünya malına
Suni şeker girdi kovan balına
Kalmadı arıda hikmet sır baba
Torun torba seni soyar yer baba.