Berbere gitmekten üşenirim.
Berberin gevezesine katlanmak istemem.
Hiçbir gevezeye katlanmak istemem.
Daha önce söyledim mi bilmiyorum. Bir keresinde, yanımda oturan adam, ağzımı açtırmayı başaramayınca, yolculuk bitiminde,
“Bari adını söyle.” demişti. Ne gereği varsa!
Ben yol boyunca can derdindeydim.
Otobüs tutuyordu. Bir de eski otobüsleri düşünün; o ne pislikti, ne berbat kokuydu. Mazotu içsem o derece bozmaz.
Güzel güzel uzatıyordum saçlarımı bahardan beri.
Üstelik güzün son günleri. Kestirmemekte yarar vardı.
Yine de usuma esti berbere gittim.
Birkaç yıl önce bir kereliğine gittiğim bir dükkân vardı. Yürüyüş aralığında. Oraya yürüdüm.
Mekân oldukça değişmiş göründü bana.
Koltuğa oturdum.
Bizim insanımızın huyudur. Yaklaşmak istediğine adından önce memleketini sorar. Sohbeti uzatırlar, koyulaştırırlar, ayrıldıklarında can ciğer kuzu sarması olmuşlardır. Oysa birbirlerinin adlarını öğrenmemişlerdir.
Makineyi eline alınca beklediğim soruyu sordu:
“Ağbi nerelisin?”
“Ne yapacaksın?” dedim.
Karşılık gelmedi.
Kırmadım. Söyledim.
Biliyormuş. Kardeşi askerliğini orada yapmış. Kışlaya kendisi bırakmış.
Soru sırası bendeydi.
Haymanalı’ymış.
Gidip gitmediğimi sordu, kaplıcasını övdü.
Kaplıcasına gitmiştim. Sanırım Haymana’yı dolaşmadım.
On beş yıldır bu dükkânı işletiyormuş.
Daha önce geldiğimi söyleyince, anımsadığını, beş yıl kadar önce tıraş ettiğini söyledi.
Doğruysa doğrudur, bilemem. Benden genç, üstelik kimi kişinin belleği unutmuyor.
“Erkek berberi yerine neden erkek kuaförü yazdın? Berber yazınca müşteri gelmiyor mu?” sorumu,
“Berber de olur, bir şey değişmez.” diye karşıladı.
Ücret yirmi beş liraymış, benden yirmi lira aldı. Saçım yormadığından mı, ayağım alışsın diye mi?
Çıkarken adını sordum:
Yunus.
Otuz altı yaşında.
Biri altı, diğeri dört yaşında iki çocuğun babasıymış.
Dengeli bir adam. Patavatsız değil.
Yeniden gelmek niyetindeyim.
O henüz adımı öğrenemedi.
Yunus’un dediğine göre bu gece kar geliyormuş.
Bir hafta tepeleme yağıp eve kapatsa ne güzel olurmuş.
Evet, şöyle lapa lapa bir kar yağsa çok iyi olur.